“Bursa’daki Erzurum” yazı dizisinde konuğumuz, kariyerinde Balkan, Akdeniz Oyunları ve sayısız Türkiye şampiyonlukları bulunan, 178 kez milli olarak Ay Yıldızlı formayla müsabakalara çıkma başarısı da gösteren ünlü boksör Vahdettin İŞSEVER.
-Vahdettin Bey yetiştirdiğin sporcular arasında şampiyon olan boksörler varmı?
-Erzurum’un son yıllardaki durumunu nasıl görüyorsunuz, size göre eskiye oranla bir gelişme, önemli diyebileceğimiz ilerleme olmuş mudur?
Vahdettin Beyle, antrenörlüğünü yaptığı Bursa Büyükşehir Belediyesi Boks kulübünün idmanında buluştuk. Ringlerin gelecekteki yıldızları, daha henüz 10-12 yaşlarında pırıl pırıl çocuklar, hevesle çalışan gençler, büyük bir spor kompleksinin içerisindeki oldukça modern boks salonunda, boks dünyasının uluslararası çapta şöhretli, şampiyon antrenörlerin nezaretinde idman yapmaktaydılar. En az müsabakalar kadar heyecan verici bu antrenmanları izlerken, burada, Bursa’nın sevilen-sayılan spor adamlarından, Bursa Boks Koordinatörü Kazım Aydın ve olimpiyatlarda Türkiye’yi temsil eden, altın madalyalı boksör Bahram Muzaffer’le de tanışıp sohbet etme imkanı bulduk.
Vahdettin Beyle henüz röportaja başlamadan, sporcularına evladı şefkatiyle yaklaşan ve boksun Bursa’da hatta Ülkemizde gelişmesi yönünde çok önemli katkıları olan Sayın Kazım Aydın’ın Vahdettin Hocayla ilgili sözleri, Hemşerimizin boks yaşamındaki çok özel yeteneklerini böylesine spor duayeninden duymak göğsümüzü kabarttı. Kazım Hoca, “Vahdettin, kendine özgü stili olan gelmiş geçmiş en teknik boksörlerdendi. Zamanında kıymeti bilinmedi, eğer gereken destekler sağlanmış olsaydı, Ülkemiz adına çok daha büyük başarılara imza atacaktı. Onun maçlarını izlemek gerçekten çok heyecan verici ve zevkliydi. Şuan antrenör olarak ta boks sporuna çok önemli katkılar sağlamakta, çalıştırdığı sporcuların çoğu şampiyonalarda önemli başarılar elde etmekteler” dedi.
İdman sonrası Vahdettin Beyle sohbetimize başladık.
-Vahdettin Hocam Erzurum Seyir Defteri takipçileri için bize kendinizi tanıtır mısınız?
Erzurum’un Pasinler İlçesinde doğdum. İlkokul çağlarındayken ailemle beraber Bursa’ya gelip yerleştik. O tarihten beride yaşamımızı Bursa’da sürdürmekteyiz. Boksa 1983 senesinde başladım, antrenörüm Ali İhsan Alp’tir. Başladıktan bir ay sonra Gruplar Türki’ye Yıldızlar Şampiyonu oldum. Ardından gençlere geçtim; Gençler Balkan Şampiyonu, Avrupa üçüncüsü oldum. İki kez gençlerde ve büyüklerde Avrupa üçüncülüğüm var. 1991 senesinde Akdeniz olimpiyatları ikincisi oldum, 1993’te de Akdeniz Oyunları Şampiyonu oldum. Boksa Bursa Emniyet Spor Gücünde başladım, 1993’ten sonra Fenerbahçe’ye geçtim ve 2012 yılında da Bursa Atatürk Spor Salonunda düzenlenen muhteşem bir jübileyle ringlere veda ettim.
1996 Avrupa Şampiyonasında
Vahdettin İşsever'in Romanyalı Boksör Leonard Dorin'le
Maçından Görüntüleri
Antrenörlüğe, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünün kadrolu antrenörü olarak Bursa’da başladım. Şimdide Bursa Büyükşehir Belediyesinin boks antrenörlüğünü yapmaktayım.
-Vahdettin Bey yetiştirdiğin sporcular arasında şampiyon olan boksörler varmı?
Tabi ki, çalıştırdığım birçok sporcum Ülkemizde ve yurtdışındaki şampiyonalarda büyük başarılar gösterdiler, madalyalar aldılar. Bunlardan biriside şuan benimle beraber antrenörlük yapan Bahram Muzaffer’dir. Gençler Avrupa Şampiyonu, Büyükler Dünya Birincisi ve Büyükler Dünya İkincisi olan Bahram, Londra ve Pekin olimpiyatlarında da Ülkemizi temsil etti.
Bahram Muzaffer'le beraber 15 Temmuz gecesi
Bursa Fomara Meydanında
-Vahdettin Bey, Erzurum’la ilişkileriniz ne seviyede, gidip geliyor musunuz, en son ne zaman gittiniz?
Erzurum’la bağlarımız hiçbir zaman kopmadı. Her zaman irtibat halindeyiz diyebilirim. Erzurum’a hemen hemen her sene gidiyorum. Boks Milli Takımımız her yıl Erzurum’da, Palandöken’de kamp yapmakta. Bende A Milli Takım antrenörü olmam dolayısıyla bu kamplara sürekli katılıyorum. Bunun dışında Erzurum’da birçok hısım-akraba ve dostlarımızda var. Onlar aracılığıyla da Şehrimizden haberdar olduğumuz gibi, biliyorsunuz zamanımızda medya çok gelişti. Özellikle sosyal medya aracılığıyla da Erzurum’u çok yakından takip ediyorum.
Tabi ki, Bana göre Erzurum şuan doğunun Paris’i! Eskiden de öyle derlerdi, ancak son yıllarda çok daha önemli ilerlemeler göstererek bu unvanı gerçekten hak eder bir duruma gelmiştir. Şehrin tarihi, turistik ve kültürel potansiyeli oldukça yüksek olmasına rağmen geçmişte bunun Şehre ciddi manada bir katkısı maalesef olmuyordu. Fakat son dönemlerde tarihi eserlere gereken önem verilmiş, bu eserlerin çevreleri açılıp restorasyonları yapılmış ve bununla beraber kentsel dönüşüm çalışmalarıyla da Şehir bu tarihi özelliğinin yanında modern bir görüntüye de kavuşturulmuş bir vaziyette. Bu gün birçok büyükşehirde çarpık şehirleşme yüzünden yaşanan sıkıntılar Erzurum’da en asgari düzeyde. Yine son dönemlerde kış turizmine yönelik ciddi yatırımlar yapılmış, Şehirde kış sporlarına rağbette her geçen gün artmakta. Bunlardan dolayı da Şehrimizden gurur duyup, mutlu olmaktayız. Eksikler yok mu? İllaki çeşitli sıkıntılar, eksiklerde vardır ancak şuan şehrin iyi bir yolda ilerlediğini düşünüyorum. Bunu da yurt içinde ve yurt dışında birçok şehir görmem dolayısıyla edinmiş olduğum tecrübelerime dayanarak söylüyorum.
-Vahdettin Bey biliyorsunuz Bursa’da çok yoğun bir Erzurumlu nüfus bulunmakta. Buradaki Erzurumlularla irtibatlarınız ne seviyede?
Eş-dost olarak birçok hemşerimiz var zaman zaman görüşüyoruz. Bunun yanında Pasinler Derneğine, Erzurum Derneklerine de vakit buldukça uğruyorum. Spor Kulübümüzde, öğrencilerim arasında da Erzurumlu gençler bulunmakta.
-Hocam, bir spor adamı olarak, Erzurum’un, sporda özellikle de boksta ki durumu hakkında görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Erzurum şuan boksta çok iyi bir yerde. Önceden de Erzurum boksta oldukça ileriydi. Şimdi nasıl boks denince akıllara Küba geliyorsa, boksta Türkiye’nin Küba’sı da Erzurum’dur. Biliyorsunuz şuan Türkiye Boks Federasyonu Başkanı ’da çok kıymetli bir hemşerimiz, Eyüp Gözgeç. Başkan, Ülkemiz boksuna çok önemli değerler kazandırdığı gibi Şehrimize de önemli katkıları olmuştur. Şuan Türkiye’de en çok boks kulübü Erzurum’da bulunmakta. 15 adet spor kulübü var. Şehrimizden Nazif Kural gibi çok kıymetli boksörlerde çıkmıştır. Nazif abi, benim Milli takımda on beş yıl sorumlu antrenörlüğümü de yapmıştı, kendisi çok değerli bir spor adamıdır. Burada aklıma gelen meşhur Erzurumlu boksörleri de anmadan geçemeyeceğim, Cahit Himoğlu, Recep İtmez, Erol Özkan, Rahmetli Mehmet Ali Uçar gibi Erzurum çok değerli boksörler çıkardı.
Erzurum olarak güreşte de çok iyiyiz. Bizim Erzurum insanı spora çok yatkın, dolayısıyla bütün spor branşlarında başarılı olabilmekteyiz.
Erzurumlu olan Türkiye Boks Federasyonu Başkanı Eyüp Gözgeç, Bursa Valisi hemşerimiz İzzettin Küçük'e plaket verirken.
Erzurum olarak güreşte de çok iyiyiz. Bizim Erzurum insanı spora çok yatkın, dolayısıyla bütün spor branşlarında başarılı olabilmekteyiz.
-Vahdettin Hocam, son olarak eklemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Şunu söylemek istiyorum; Vatanımızın her karış toprağı bizim için kıymetlidir, kutsaldır ve bizim öz memleketimizdir. Ancak Erzurum ana-baba ocağımız olması dolayısıyla yüreğimizde ki yeri daha bir özeldir. Bundan ötürü de, gözümüz-gönlümüz her an Erzurum’da. Oradaki her sıkıntı bizleri üzdüğü gibi, güzel haberlerle de sevinip mutlu olmaktayız.
Bizde buralarda, Ülkemiz tarihinde kahramanlıklarla destanlaşan Şehri Mübarek Erzurum’un bir ferdi olmaktan dolayı gurur duymakla beraber, elimizden geldiğince, Şehrimizi-kültürümüzü en güzel şekilde temsil etmek ve tanıtmak için de çalışıyoruz.
Vahdettin Hocam bu hoş sohbetinizden dolayı teşekkür ederken, çok hoş Erzurum fotoğraflarından oluşan, fonda da şahsıma ait 'Ben Erzurum' şiiriyle sohbetimizi bağlayalım.
Vahdettin Hocam bu hoş sohbetinizden dolayı teşekkür ederken, çok hoş Erzurum fotoğraflarından oluşan, fonda da şahsıma ait 'Ben Erzurum' şiiriyle sohbetimizi bağlayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder