12 Mayıs 2024 Pazar

Erzurum'da Gizli Saklı Güzel Yerler

 

Ve sonunda ağır geçen bir kışın ardından bahar Erzurum'a da yüzünü gösterdi. Baharın ilk ışıklarıyla şehrin dışına attık kendimizi. Siz değerli okurlarımız için Şehrimiz çevresindeki, yakın yerleri ziyaret edip, piknik alanlarından, gezi ve mesire yerlerinden; buraların doğal güzelliklerinden, tarihi, kültürel, folklorik yönden önem ve özellikleriyle beraber varsa hikaye - efsanelerinden bahsetmek istiyorum.


Eskiden Erzurumlular piknik yerine “seyire gitmek”, ya da “kıra gitmek” derlerdi. Şimdilik biz yine piknik diyerek yazımıza devam edelim ancak piknik derken, bir ağaç gölgesinde mangal dumanıyla boğulmak yerine hazır yiyecekler alarak gideceğiniz yerlerde çevreyi gezmenizi, tabiatı incelemenizi, eğer bir dere kenarındaysanız ayakkabılarınız-çoraplarınızı çıkarıp su içinde, taşta toprakta yalın ayak gezmenizi, çiçekler toplamanızı, tarlada çalışan köylülerle sohbet etmenizi tavsiye ediyoruz.
Pir Ali Baba Tepesinden Erzurum'a Bakış

Güneşli bir cumartesi sabahı erkenden çıktık yola. Rotamızı çizdik. Yaklaşık elli altmış kilometrelik bir güzergâhta dolaşacağız. Gezi güzergâhımız: Erzurum – Çat Karayolu üzerinde bulunan Dutçu Köyü (Tuzcu Mahallesi), Pir Ali Baba Tepesi, Kevgiri Kaynak Suyu, DSİ Tekederesi Göleti ardından Taşlıgüney (Henege) köyü önünden Çat yolundan ayrılarak, Kümbet Köyü istikametine yönelip (Hacı Ahmet Baba Türbesi), Tambura Köyü (Erzurumlu Emrah), Özbek Köyü, Sakalıkesik Köyü ve tertemiz, lezzetli sebzelerin yetiştirildiği bostanlarıyla da meşhur Söğütlü Köyünde Balıklı Göl ve Dilek taşından bahsedeceğim. Tüm bu ziyaretlerin ardından, yorgunluğumuzu Ilıca kaplıcalarında atmayı planlıyoruz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder